Yeni bir yıla dostlarımızla girmekten bu sene de vazgeçmiyoruz...Artık bir klasik haline gelen bizim evdeki yılbaşı daveti için bu sene "İstanbul" gibi bir sofra hazırlamak niyetindeyim. Sofranın, tıpkı yaşadığım ve aşık olduğum şehir İstanbul gibi, hem doğu hem de batının başarılı bir şekilde sentezlendiği, eskiye sahip çıkan, yeniliklere açık, dinamik, tepeler üstünde, bereketli, yeşil, karmaşık ama estetik, şaşırtıcı, ışıltılı ve de tıpkı İstanbul gibi "lezzetli" ve "kimsenin terk etmek istemeyeceği" bir sofra olmasını istiyorum...
Fotoğraflar: Samir SADIKOĞLU
Yılbaşı hafta arasına denk geldiği için ve de çalışan bir hanım olduğum için hafta sonundan hazırlıklara keyifle başladım. Öncelikle sofrada İstanbul'un ışıltısını yansıtacak ve yılbaşı ruhuna da uygun birçok mum olmalı diye düşünüyorum...Aşağıda gördüğünüz üçlü mum düzenlemesini üçgen formlu tahta tabaklarımı mum tabağı haline getirerek elde ettim. Kraft kağıdı ve doğal rafya ile sardığım farklı renk ve büyüklüklerde mumların etrafına tuzlu kabuklu fındıklar (Zamanı geçtiği için bu fındıkları yiyemedik, ancak bir yerlerde değerlendiririm diye atmamıştım; işte fırsat!), simle kaplanmış minik cevizler ve de kabakgiller familyasından karpuz görünümlü bir sarmaşığın minik meyvelerini yerleştirdim.